İsrail Ordusunun Suriye'deki Stratejik Hamleleri

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Zamir'in İsrail ordusundaki üst düzey komutanlarla işgal altındaki Suriye topraklarında saha turu ve durum değerlendirmesi yaptığı kaydedildi. Bu durum, bölgedeki güvenlik stratejilerinin yeniden gözden geçirildiğini gösteriyor. İsrail Genelkurmay Başkanı'nın, bölgede görevli komutan ve askerlerle görüşerek geleceğe dönük saldırı ve savunma planlarını onayladığı aktarıldı.

Bölgedeki açıklama yapan Zamir, bölgenin önemine işaret ederek, kilit mevzileri tuttuklarını ve İsrail'in güvenliği için işgali sürdürmelerinin önemli olduğunu öne sürdü. Bu açıklamalar, İsrail'in Suriye topraklarındaki askeri varlığını artırma niyetini ortaya koyuyor.

Bölgedeki İşgalin Derinleşmesi

İsrail'in Suriye topraklarındaki işgalini derinleştirmesi, 1967'den bu yana işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'nde, buraya bitişik tampon bölgeyi 8 Aralık 2024'te işgal etmişti. Bu durum, uluslararası ilişkilerde yeni bir gerilim kaynağı oluşturuyor. İsrail birlikleri, işgali tampon bölgenin de ilerisine taşıyarak başkent Şam'ın 20 kilometre yakınına ulaşmıştı.

İki ülke arasında 1974'te imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması ile Golan Tepeleri'ndeki tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti. Ancak, bu anlaşmanın geçerliliği, İsrail'in son hamleleriyle sorgulanır hale gelmiştir.

Netanyahu'nun Mesajı ve Gelecek Planları

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye'nin güneyindeki işgalin kalıcı olacağı mesajını vermiş ve Suriye'nin egemenliğine aykırı olarak güney bölgesinin silahsızlandırılması talebinde bulunmuştu. Bu durum, bölgedeki gerilimi artıran bir diğer faktör olarak öne çıkıyor. Netanyahu'nun bu açıklamaları, Suriye ile olan ilişkilerin daha da kötüleşmesine neden olabilir.

Gelecekteki planlar, İsrail'in bölgedeki askeri varlığını artırma ve stratejik hedeflerini gerçekleştirme yönünde şekilleniyor. Bu bağlamda, uluslararası toplumun tepkileri ve olası yaptırımlar da dikkate alınmalıdır. İsrail'in bu tutumu, bölgedeki barış sürecini olumsuz etkileyebilir.